Ordu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Müzik bölümü 3. sınıf öğrencisi Ceren Özdemir’in davası bugün görülmeye başlandı.
Ceren Özdemir’i evinin önünde katleden Özgür Ardıç can güvenliği olmadığı gerekçesiyle mahkemeye gelmedi. SEGBİS ile duruşmaya katılan Ardıç ilk ifadesini işkence altında verdiğini iddia ederek ilk ifadesini reddetti. Özdemir’in katili Ardıç savunmasında şunları söyledi:
“Dışarda yapmadığım pislik kalmadı. Akli dengem yerinde olsa, 12 yaşında bir çocuğu öldürmeye çalışır mıydım? Ceren’i öldürür müydüm? Ceren’den önce, 3 kişiyi daha öldürecektim, izlerini kaybettim, yorulmasaydım, 6 yaşında bir çocuğu daha öldürecektim.
Öldürme arzusu elimde olan bir şey değil. Akli dengem de yerinde değil. Pişmanım, vicdan azabı çekiyorum. tedavi olmak istiyorum.”
Dava savcısının “Ben sana tedavi olmak ister misin dediğimde, sen tedavi olmak istemiyorum diyordun, şimdi neden tedavi olmak istiyorum diyorsun?” sorusuna katil Ardıç; “Ben iki dakika iyi oluyorum, on dakika da kötü oluyorum. Akli dengem yerinde değil. Ceren’i gözüme kestirmedim, dışarda karşıma kim çıkarsa öldüreceğim dedim. Önceki ifadelerimi kabul etmiyorum. Bir anlık sinir halinde söyledim onları.” cevabını verdi.
Arduç ifadesinin devamında “İlk ifadeni işkende altında verdim. İlk ifademi kabul etmiyorum. Beni tedavi ettirin. İki defa tecavüze uğradım. Kendime yediremedim suç işledim. İçimdeki iyi şeyleri öldürdüler. Köpek, kedi acımadan tren önlerine attım. Beni bu hale insanlar getirdi. Tecavüze uğradığımı kimseye söyleyemedim utancımdan. İnsanlardan bu yüzden nefret ettim. Akli dengem bozuldu. Dışarda önüme geleni öldürmek istedim. Ceren’i gözüme kestirip takip ettim iki kere bıçakladım.” dedi.
Ceren Özdemir’in ablası Gizem Özdemir söz alarak; “Olay akşamı kardeşim beni aradı. Genelde kapıyı açmak için arardı. Otomatik kapı tutukluk yaptı. ‘Ceren’ diye seslenip, anahtarı attım. Eli cebindeydi, kapıyı anahtarla açtı.Ceren’in arkasından hızla yöneldi, ben de merdivenlerden bağırarak indim. Ceren, duvara yaslanmıştı. Bilinci yerindeydi, son sözü ‘Bıçaklandım abla’ oldu. Bıçaklandığını sonra anladım. Sanığın en ağır cezayı almasını talep ediyoruz.” dedi.
Gazete Praksis – Özgür Basın, Özgür Toplum