enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
32,5798
EURO
34,9832
ALTIN
2.425,63
BIST
9.722,09
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Van
Az Bulutlu
21°C
Van
21°C
Az Bulutlu
Cuma Az Bulutlu
21°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
21°C
Pazar Parçalı Bulutlu
22°C
Pazartesi Az Bulutlu
20°C
/
/
/

Anlatmakla biter mi Aysel hallerin? 

Gazeteci – Yazar Hilmi Toy, 2019 yılının Şubat ayında ölümsüzleşen Aysel Oruncak Kerinç anısına yazdığı mektubunu Gazete Praksis okurları ile paylaştı.

Anlatmakla biter mi Aysel hallerin? 
03.02.2020
A+
A-

Sevgili Aysel’imiz,

Telefondaki ses kaydı. Ses sessiz olur mu? Ses sessizdi. Ağlıyordu. Ağlayan bir ses, duymayı özlediğim ses ağlıyor, ağlıyor, ağlıyordu. Söyledi sonunda, zar zor söyledi. Zar zor duydum, sarsıldım duyar duymaz. Ne diyeceğimi bilemedim.

Şimdi ben ne diyeyim, ne söyleyeyim bilmiyorum. Hangi sözün gücü yeter acımızı dindirmeye, hangi sözün gücü yeter üzüntümüzü gidermeye, bilemiyorum. Gülüşünü nasıl resmedeyim sözle, dostluğunu nasıl çizeyim? Vefanı nasıl anlatayım, içtenliğini, yaşama doymayan ömrünü, yaşamaya olan tutkunu, hep bir merhabaya açık olan yüreğini nasıl anlatayım şimdi ben? Anlatmakla biter mi Aysel hallerin?

Böyle mi gidilir uzaklara, uzun yolculuğa böyle mi çıkılır diyemeden gidiyor işte. Ağlayarak geldiği dünyadan ağlatarak gider oldu.

Keşkelerin hükmü yok. Acıların menzilinde sözünü söyledi ayrılık. Hüzünlerin harman yerinde hasretliğe akıyor zaman. Güle güle güzelim, uğurlar olsun kardeşim. Dostluğun yadigar kaldı bize. Gönlümüzün duvarında asılı kaldı resmin. Hatıraların acıya karşı avuntusudur ömrümüzün.

Düşlerimde bir Stuttgart vardı, Stuttgart içinde sen hep vardın. Sensiz bir Stuttgart acıtır yüreğimi. Stuttgart seninle daha bir güzeldi, daha bir şendi. Dostluğuna vefalı, hasretliği bir başkaydı be Aysel. Sen bir kardeştin, sen bir arkadaştın, sen bir anneydin, bir sevgili ve daha ötesi bir iyilikle bezenmiş güzel mi güzel bir insandın. Çayın her zaman sıcak, dostluğun her daim vefalıydı.

Bir arkadaşım erkenci vedalar durağında inen bir arkadaşının ardından “haber kara, yüreğim kırık” demişti. Kötü haberi duyduğum günden beri yüreğim kırık. Yüreğim burkuldu, çok ağır geldi. Her yönüyle incindi yüreğim. Sanki İstanbul üstüme üstüme geliyor o gün bugündür. Uyanacağın anı, uyandığın haberi bekledim hep. Stuttgart senin gidişinle biraz daha eksildi, biraz daha öksüz kaldı. Kırgınım Stuttgart’a. Hem de çok kırgınım. Yaşam dallarımızı birer birer kırdığı, incittiği, kavuşması güç ayrılıklar büyüttüğü için kırgınım.

Her şeyin bir vakti zamanı var. Şimdi zamanı mı?  Dilim varmıyor sana dargınım demeye bizi böyle apansız, amansız, “hoşça kalın!” Bile diyemeden uzun yolculuğa çıkışına. “Uğurlar olsun!” demeye de dilim varmıyor sana. Ölüm sana yakışmıyor güzelim, ölüm sana yakışmadı Aysel’imiz. Uyurken incinme, yattığın yer incitmesin, yıldızlar yoldaşın, güneşin eksik olmasın. Çiçekler içinde bir ülke, barış içinde bir yaşam, sınırları olmayan bir dünya düşlerin bize emanet. Birde gülüşlerin, ille de yüreğindeki güzellikler bize emanet. 

Seni seviyorum/seviyoruz Aysel’imiz. Seni çok ama çok özleyeceğim / özleyeceğiz. 2 Şubat 2019.

/